Kerkük’te Türkmen Basın Bayramı
(25 Şubat 1912-2019)
Dr. Şemsettin Küzeci*
Kerkük’te Türkmen Basın Bayramı diye yazıyorum. Birçok meslektaşım Irak’ta Türkmen Basın Bayramı diye yazıp çiziyorlar. Hem de inatlaşıyorlar. Ancak bu konuyu Türkmen Basının piri rahmetli Ata Terzibaşı ile konuştuğumda evet, doğrudur. Kerkük’te Türkmen Basın bayramıdır. Dedi. Çünkü ben Y.Lisan ve doktora tezlerimde hep şunu sıvınıyordum. Oda Irak’ta Türkmen Basın Bayramı 15 Haziran 1869 tarihidir. O tarihlerde Osmanlı’nın Bağdat Valisi Mitahatpaşa tarafından çıkarılan Zevra gazetesi Türkçe ve Arapça olarak yayınlandı. Dolayısıyla İlk çıkan Türkçe gazete Zevra gazetesidir. Irak ve Türkmen Basın Bayramı da 15 Haziran 1869 tarihidir. Kaldı ki, Kerkük’te Türkmen Basın Bayramı doğrudur. Ancak geçen yıla kadar Kerkük’te Türkmen Basın Bayramı 25 Şubat 1911 tarihi olarak bilinirdir. O da Kerkük’te ilk kez Türkçe yayınlanana Havadis gazetesinin doğuşuna dayanıyorduk. Bu tarihi gazetenin Rumi takvimine göre 11 Şubat 1327 tarihinde çıkmıştır. Yine Ustadımız Ata Terzibaşı saptamıştır. Ancak meslektaşımız Dr. Mehmet Ömer Kazancı bu tarihi mercek altına alarak doğru tarih olmadığı ortaya çıktı. Doğrusu ise, 24 Şubat 1912 tarihi olarak düzeltildi. İşte bugün Havadis gazetesinin Kerkük’te ilk defa çıktığının idraki ile bugün ilk kez olarak Kerkük’te Türkmen Basın Bayramını doğru ve gerçek tarihinde kutluyoruz. Bunu da sayın kazancıya borçluyuz. Buradan ilk kez onu kutlamakta yarar vardır. Kutlamakla kalmayarak teşekkür ederek kutlamalıyız…
Osmanlı döneminde Kerkük’te bir gazete ve iki dergi yayınlandı. 25 Şubat 1912’de Kerkük’te yayınlanan Havadis Gazetesi, Kerkük’te Türkçe yayınlanan ilk gazete oldu. Bu gazetenin imtiyaz sahibi Mehmet Kutsizâde idi. Edebiyat editörlüğünü Türkmen gazeteci Ahmet Medeni Kutsizâde yaptı. Havadis Gazetesi yedi yıl boyunca 25 Kasım 1918 tarihinde İngilizlerin Kerkük’ü işgaline kadar Kerkük’te yayınlandı. O dönemde en uzun süreli yayınlanan gazete olmuştu. Gazete’nin üst köşesinde “İslami Genel Gazetedir. Geçici olarak haftada bir yayınlanır” yazısı yer almaktaydı. Bu gazete dopdolu konularıyla Kerkük’teki kültürel, siyasi ve sosyal haberlerin yanında dünya haberlerine de yer vermekteydi. Ayrıca, edebiyat konusunda Kerküklü Hicri Dede, Muhyettin Kabil, Seyit Mahmut Urfi ve Nesimi Kutsizâde gibi Türkmen şairlerinin şiirlerine de sık sık yer verirdi. Havadis Gazetesi’nde, Bağdat ve Kerkük’te yayınlanan kitap, dergi ve gazetelerin haberleri de yer alırdı.
Kerkük’te Havadis Gazetesinin yanında bir de 1913 yılında 15 günde bir kültür, sanat ve edebi konularını kapsayan Maarif Dergisi tanınmış Türkmen gazeteci, şair Ahmet Medeni Kutsizade’nin çabalarıyla yayınlanıyordu. Bu derginin imtiyaz sahibi de Mehmet Cevat Necipoğlu’dur. Maarif Dergisinin yayını kısa sürmüştür. Yedi ay boyunca 13 sayısı yayınlanmış ve yerine Kevkebul Maarif Dergisi geçmiştir. Bu dergi, Maarif Dergisi’nin kapatılmasından sonra Kerkük’te Kültür alanındaki ortaya çıkan boşluğu doldurmak amacıyla yayına koyuldu. Kevkebul Maarif Dergisi Kerkük sanayi matbaasında ayda üç defa olarak basılırdı.
Bugün Kerkük’te Türkmen Basın Bayramını kutlarken Türkmen medyası ile ilgili bazı hususlara değinmek istiyorum. Malumunuz ki, Osmanlı Irak’ta 1918 tarihinde çekildi. Bugün 100 yılı aşkın bir süredir. Irak’ta Türkmenler milli mücadelelerini kanlarıyla vermektedirler. Yüz yıl içerisinde Irak’ta kurulan tüm hükümetler öncelikle Irak Türklerini yok saymış, yok saymasına karşında asimile etmiştir. Siyasi, soyla, kültürel vs. haklarından mahrum etmiştir. Bu haklarına başında da Medya gelmektedir.
Saddam döneminde Türkmen Basını
Irak Türkmen medyası ve Irak medyası genel olarak son yüz yılda daha doğrusu 2003 yılına kadar tek adam dikta rejimi Baas Partisi İktidarı ile Saddam’ın kontrolünde idi. O dönemde bir Türkmen gazetesi (Yurd) iki dergi (Kardaşlık ve Birlik Sesi) ve Kerkük TV’den yarım saat Türkmence haber ve birkaç türkü haftalık bazı programlar. Bağdat’ta ise, Bağdat Türkmence radyosundan 5 saat yayın yapılıyordu. Ancak, son yıllarda Bağdat’ta oturan Türkmen vatandaşları bile yayını duyamazdı…!
2003 sonrası ise, Irak medyası genel olarak ve Türkmen medyası özel olarak bakıldığında ciddi bir değişim görülür. Önce kalite bakımından yetersiz ve kalitesiz yayınlar dikkat çeker, daha sonra ise, yayın da büyük bir artış kaydedilmiştir. 2003 ile 2019 yılları arasında 15 yılı aşkın sürede yüzlerce gazete, dergi, internet sayfası ve TV ile radyo yayanları bir devrim niteliğin gösteriyordu. Bu geçici devrim fazla sürmedi. Çünkü bu medya kuruluşları Irak’ta siyasi varlıkların programlarına yönelik hareket ettiğini gösterdi. Tekere teker kapatılan yayınlar beraberinde 300’den fazla gazetecinin de öldürüldüğü saptandı. İki dünya savaşında 65 gazetecinin öldürüldüğüne baktığımız da 300’ü aşan sayı büyük bir rakama olması gerek.
2003 sonra Türkmen Medyası
Türkmen Basını ise 2003 yılından sonra hızlı başladı ve hızlı da inişe geçti. Bugün mevut duruma dikkatli bakarsak, ortada görsellerde iki uydu TV bir yerel tv, haftalık bir gazete, aylık 3 gazete ve 10 dergi. Aylık ile 3 ay arasında… Internet üzerinden 4 adet aktif haber sitesi mevcuttur.
Bu kadar zengin bir Türkmen toplumunun günlük bir gazetesinin olmayışı çok soruları beraberinde getirmektedir. TV’lerin toplumu tatmin etmediği gibi gerçek televizyonculuktan uzak bir yayın politikası izlendiği tüm halk ve yetkililerce besbellidir…!
Türkmen toplumu ve medya ile ilgili kuruluşların aktif olmaması yine siyasetin ve eleştiriye altan bakanların iradesini ortaya koymaktadır. Türkmen medyasının önünü açmak için hem toplum hem de Türkmen siyasetçileri eleştiriye ve insan iradesine saygı göstermek mecburiyetindedir. Aksi takdir de ne toplum ne siyasetçiler ne de zihniyetler değişir…
Bu vesileyle tüm Türkmen basın mensupları meslektaşlarımı tebrik eder, Bayramımızın tarihi bile değişti. Zihniyetlerin değiştirilmesi neden olmasın? Çünkü İngiliz gazeteci diyor ki, “Yorum serbesttir, ama gerçekler kutsaldır”.
*Irak Türkmen gazeteciler Cemiyeti Kurucusu ve Başkanı