Habib Hürmüzlü, Ata Terzibaşı ile Türkiye Seyahatimiz[1] Arapça

Habib Hürmüzlü, Ata Terzibaşı ile Türkiye Seyahatimiz[1]

Dr. Şemsettin Küzeci

20.Yüzyılın altmışlarında idi. Mevsimlerden yaz, büyük üstadım Ata Terzibaşı ve kardeşi “İbadullah” ın arabasıyla ile Türkiye’ye seyahat için anlaştık. O dönemde Irak’ta her kes bu yok uygulayıp, yazın Türkiye’ye kendi arabalarıyla giderlerdir. Genel olarak turistlik amacı ile Türkiye’ye gidenler turistlik yerlerini gezerler özellikle de İstanbul ve diğer bölgeler. Bazı zamanlarını da tarihi, eseri yerler veya müzeleri ziyaret ederler…

Biz Üstat Ata Terzibaşı ile tek tesellimiz “İstanbul Sahaflar Çarşısında” fazla zaman kalmak idi. Bu çarşı Bağdat’tın tıpkı “Mütenebbî” Caddesi gibi yüzlerce dükkân kitap satıyor. Özellikle de nadir kitapların bulunduğu mekanlar olarak bilinmektedir. Öte yandan da İstanbul’un Mütenebbîsi olarak diyebiliriz. Hele hele Sahaflar çarşısının yan tarafında büyük kapalı çarşıya uzanması, güzelliklere güzellik katmak olsa gerek.

Sahaflar çarşısının birinci gün ziyaretimizde Ata Terzibaşı üstadım bana dedi ki, ben bir nadir kitap arayacağım. Adı “Diban Lügat el Türk” çok önemli bir kitaptır. Allah’tan niyazım bu kitabı uygun bir fiyata bulmaktır. Konuyu bilmediğim için sustum, bu kitap nedir, acaba bu kadar önemlidir. Terzibaşı bu kitabı şevkle ve hasretler aramasının nedeni ne olabilir? Kafamda onlarca soru işareti…  Bir de o dönemde Türkmen bölgelerinde aydınlar arasında kim kimden fazla kitap okuyor yarışı da vardır. Kim hangi nadir kitabı okumuş veya okumamış, hey gidi günler bir zamanlar; Terzibaşı üstadım gün geldi dedi ki, “bir zamanlar yayınlarımızda yazı yazanlara ödeme yapardık, şimdi ise, o yayınlarımızdaki yazıları okumak için okurlarımıza bizim ödeme yapmamız gerekir. İşte böyle bir zamanda yaşıyoruz…!

Divan Lügat el Türk kitabını 1008 doğumlu tanınmış yazar, edebiyat ve dilci Kaşgarlı Mahmut 1074 yılında Bağdat’ta Arapça yazmıştır. Abbasi halifesi “Müktedir Billah”a hediye etmiştir.   Kaşgarlı Mahmut’un bu kitabın yazılmasındaki amacı, Araplara Türkçe dilinin usulünü ve gramerini öğretmek, Türkçe’nin Dünya’da diller arasında temel bir dil olduğunu ispatlamak idi. Uzun bir süre orijinal nüshası kaybolan kitap, Paraya muhtaç olan bir kadın tarafından sahaflar çarşısında “Burhan Efendi” yer getiri, 30 altın lire karşılığında satacağını söyler. Kitap Osmanlının Maarif Bakanlığına arz olunca paraya yüksek görürler. Kitabı Araştırmacı Ali Emiri satın alır. Kitabı bir daha kimse görmez ve kaylara karışır. Kitap uzun bir süre sonra Rifat el Kübeysi’nin yanında ortaya çıkar. Kübeysi kitbı 3 defa okuduktan sonra yıpranmış sayfalarını düzeltir. Kitap bulunduktan 3 yıl sonra basılır. Bu kitap Araplar ile Türkler arasında iletişim köprüsü kurulmasının ilk adımı niteliğindedir.

1916 yılında Osmanlı döneminde ilk defa basılan bu kitabın önemine değer verenler, Azerbaycan ve Uygurcaya tercüme dilmesine teşebbüs edenleri Rus ve Çinniler tarafından öldürmüşlerdir.

Ata Terzibaşı kitabı aramaktan pes etmemişti. Bir kitapçıya sorduğumuzda dükkânın önünde bir yaşlı adam duruyordu. Biz sorunca, bizi duydu ve bize seslendi. Ne yapıyorsunuz bu kitapla gençler? Terzibaşı ise, efendim bu önemli bir kitaptır. Bunu Besim Atalayı büyük zahmete katlanarak Türkçeye tercüme edip, dil araştırmaları yapanlar için önemli bir yol gösterici eserdir. Dedi. Yaşlı adam ise, nazımca ve mütevazi bir şekilde “Ben Besim Atalay” ım evlatlarım. O yüzden dikkatimiz çektiniz… Böylece eseri 1944 yılında Türkçeye aktaran bu büyük kalem sahibi ile tanışma fırsatı bulduk. Başka bir mutluluğumuz da kendisini çay içmeye davetimizi kırmadı. Hele hele Kerküklü olduğumuzu öğrenince daha da mutlu olduğunu ifade etti.

Üstat Ata Terzibaşı ile yaşadığım bu anılarımı yazarken kendisinin aramızdan ayrılışı üzüntüsüyle, Türkmen kültürünün bir duayeni olan Terzibaşı dostuma, kardeşime ve Üstadıma Cennet mekânı dilerim.[2]

[1] Habib Hürmüzlü, Türkmen Gazetecinin Anıları, Ata Terzibaşı ile Türkiye Seyahatimiz, Kerkük Vakfı Yayınları, İstanbul 2016, s,270-273 Arapça

[2] Türkçeye tercüme eden Dr. Şemsettin Küzeci, www.kerkukgazetesi.com, 16 Ocak 2024

Previous article16 Ocak 1980 Türkmen Lider Şehitleri Saygıyla Kerkük’te anıldı
Next articleHazım Nazım Fazıl’dan Ata Terzibaşı’nın Mısır’ın Risale Dergisindeki Makaleleri
Dr. ŞEMSETTİN KÜZECİ Araştırmacı, eğitimci, gazeteci, şair, yazar Şemsettin Küzeci; 1965 yılında Kerkük’te doğdu. 1989 yılında Musul Üniversitesinden mezun oldu. 5 Yıl Kerkük’te lise öğretmenliği yaptı (1992-1996). Kerkük Televizyonu, Bağdat Türkmence radyosunda “gençlik ve spor” programları hazırlayıp sundu (1992-1995). Yazılarını Bağdat’ta Türkçe yayınlanan “Yurt” gazetesi, “Kardeşlik ve Birlik Sesi” dergilerinde yayınladı. 1993 yılında Irak rejimi tarafından tutuklandı. Üç ay Tikrit muhaberatında kaldıktan sonra serbest bırakıldı. 2015 yılında Musalla Lisesinde Lise öğretmeni olarak çalıştığı mesleğinde kendi isteği üzerinde Kerkük’te emekliye ayrıldı. 1996 yılında siyasi nedenlerden dolayı Irak’ı terk ederek Türkiye’ye yerleşti. 1999 yılında Irak Türkmen Cephesi Türkiye temsilciliğinde Basın Yayın ve Enformasyon Şube Müdürü olarak çalıştı (1999-2003). Kerkük Gazetesi'nin Türkiye temsilciliği ve Türkmeneli TV’de muhabir, programcılığı ve haber müdürü olarak çalıştı (2005-2009). 2008 yılında “Irak Basın Tarihi” üzerine Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo TV ve Sinema bölümünde “Osmanlı’dan Günümüze Irak’ta Basın Tarihi” konulu yüksek lisansını ve 2010 yılında Hollanda'da Global Lahey Üniversitesinde “Irak Televizyonları” üzerine doktorasını yaptı. 2009-2019 yılları arasında Türkmeneli Vakfı Kültür Merkezi'nde Basın ve Kültür Müdürü, 4 Şubat 2019 ile 14 Temmuz 2020 tarihleri arasında (ORSAM) Ortadoğu Araştırmaları Merkezi’nde Türkmen ve Medya uzmanı olarak görev yaptı. 16 Temmuz 2020 tarihinden beri Türkmeneli Vakfı Başkanlığından basın danışmanı olarak görev yapmaktadır. Sürekli basın kartı sahibi olan Küzeci, aynı zamanda Kerkük Gazetesi genel yayın yönetmeni ve Türkiye temsilcisi görevini sürdürmektedir. 2020 yılından beri Türkiye Yazarlar Birliği Ankara Şb. Yönetim kurlu üyesidir. Irak Türklerini; Türkiye, Türk dünyası ve uluslararası faaliyetlerinde gerçekleşen onlarca kongre, kurultay, konferans, bilgi şöleni ve toplantılarda temsil etti. 400’ye yakın uluslararası hizmet, takdir, teşekkür, onur belgesi, plaket ve ödül almıştır. 2006’da Irak, Azerbaycan ve Türkiye ile ilgili yapmış olduğu ilmî ve edebî çalışmalarından dolayı, Azerbaycan’da VEKTOR Uluslararası İlim Merkezi tarafından kendisine “Fahrî Doktora” Payesi verildi. 2022 yılında da Türk Dünyası Akademisi tarafından kendisine “Fahri Profesörlük” Unvanı verildi. Küzeci’nin bazı eserleri ve yazıları Arapça, Azerbaycan Türkçesi, İngilizce ve Rus, Özbek, Kazak dillerine tercüme edilmiştir. Basılmış 60 adet eserinden bazıları; Suçum Türk Olmaktır, Kerkük şairleri, Irak Basın Tarihi, Türkmeneli Edebiyatı, İçimizdeki Kerkük, Kerkük Soykırımları, Kerkük’ün Mili Şairi Mehmet İzzet Hattat, Kerkük’ün Efsane Sesi Abdülvahit Küzeci, Nevruz Çiçekleri (Türk Dünyası Kadın Şairleri), Ortadoğu’da Türk Katliamları, Sinan Sait, Türkmen Milli Takımı, Şehit Hüseyin Demirci (Tembel Abbas), Sarmaşık Duygular, Osmanlıdan Günümüze Irak’ta Türkçe Dergiler, Kerkük’ten Azerbaycan’a, Horyatlarım, Kerkük Katliamı, Telaferli Felekoğlu, Kerkük’ten Sesleniş, İçimizdeki Kerkük, Telafer Şairleri… İletişim: www.skuzeci.com skuzeci@gmail.com (+90) 533 255 26 60