Elde edinilen bilgilere göre bu girişim Maliki’nin yeni hükümete kabul edilmesi ve herhangi bir çatışmanın önlenmesini amaçlıyor.
İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani, Erbil ziyareti sırasında Kürt lider Mesud Barzani’den cumhurbaşkanı adayı Hoşyar Zebari ile ilgili tavrını yumuşatması hususunda amacına ulaşamadı. Ancak Kaani, Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklara göre, Barzani’yi, Sadr Hareketi ile Koordinasyon Grubu arasındaki ciddi krizi kontrol altına alma ve iki tarafı uzlaştırmaya yönelik bir girişim başlatmasında etkili oldu.
Söz konusu kaynaklar, Necef ve Bağdat’ı ziyaret eden Kaani’nin, ABD’nin 2020’nin başlarında Bağdat Havalimanı’nda düzenlediği hava saldırısında öldürülen selefi “Kasım Süleymani’nin sahip olduğu etkiye artık sahip olmadığına” dikkat çekti. Kaynaklara göre bu durum, Kaani ve Süleymani’nin sahip oldukları farklı kişiliklerin yanı sıra Irak dosyasının yapısı ve İran rejimi içinde bu dosyadan sorumlu merciden kaynaklanıyor.
Kaani Necef’te Mukteda es-Sadr ile görüşemedi ve 1999 yılında eski rejim tarafından öldürülen Sadr’ın babası Şii dini mercii Muhammed Sadık es-Sadr’ın türbesini ziyaret etmekle yetindi. Kaynaklar Kaani’nin Şii Koordinasyon Grubu liderleriyle yürüttüğü görüşmelerin de “muhtemelen Kaani’nin yumuşak başlılığı” nedeniyle çok fazla sonuç vermediğine işaret etti. Koordinasyon Grubu liderleri görüşmede, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani’nin bir Şii partinin aleyhine olacak şekilde başka bir Şii parti ile masaya oturmayacağını ilan etmesine rağmen Şii cephenin parçalanmasında rol aldığı yönündeki düşüncelerini Kaani’ye ilettiler. Bu durum Kaani’yi Erbil’i ziyaret etmeye sevk etti.
Mukteda es-Sadr, Bağdat’ı ziyaret etti
75 sandalye ile seçimden birinci parti çıkan Sadr Hareketi’nin lideri Mukteda es-Sadr, geçtiğimiz günlerde Bağdat’a bir günlük ziyarette bulundu. Fakat Koordinasyon Grubu liderlerinin, Nuri el-Maliki’ye atıfla, gruptaki herhangi bir ismi yeni hükümetin dışında bırakmayı reddettiklerini ifade ettikleri açıklamalar ve tweet’lerin ardından Sadr ertesi gün Necef’e döndü.
Bu bağlamda Mesud Barzani, Kaani ile görüşmesinin ardından, Şii cephenin Kürt ortağı (KDP) ile Sünni ortağının (Muhammed el-Halbusi ve Hamis el-Hancer lideriğindeki Egemenlik Konseyi) rahat hareket edebilecekleri bir alan açmak amacıyla Şii cephe içindeki meselelerle ilgili orta yol bulmak adına bir girişim başlattı. Sünni taraf Meclis Başkanlığı’nı garanti altına alırken, Barzani de cumhurbaşkanlığı koltuğuna KDP adayı Hoşyar Zebari’nin oturması için çabalıyor. Mesud Barzani, dün yaptığı açıklamada, “Sorunların çözümü, uygun ve iyi bir ortamın oluşması için siyasi bir girişim sundum. Bu girişim kapsamında siyasi sürecin nasıl devam ettirileceği, engellerin ve sorunların nasıl giderileceği konusunda istişarelerin yapılması için Sayın Neçirvan Barzani ve Sayın Muhammed el-Halbusi’nin, Sayın Mukteda es-Sadr’ı ziyaret etmelerini öneriyorum” dedi. Mukteda es-Sadr bu öneri üzerine Neçirvan Barzani, Muhammed el-Halbusi ve Hamis el-Hancer’i Necef’in el-Hanane bölgesinde babası Muhammed Sadık es-Sadr’ın evinde karşıladı. Mesud Barzani, söz konusu üç ismin Necef’e ulaşmasının ardından Twitter hesabından paylaştığı mesajda toplantının olumlu sonuçlanmasını umduğunu belirtti. Barzani, mesajında, “Sayın Mukteda es-Sadr, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani ve Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi arasındaki toplantıdan olumlu sonuçlar çıkmasını ve Irak’taki siyasi sürecin karşı karşıya mevcut sorunların çözümünün önünü açmasını samimiyetle umuyorum” ifadelerini kullandı.
Ancak Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi’nin Barzani’den ziyade Sadr’ın ulusal çoğunluk hükümetine daha yakın durduğu izlenimi oluşturan Twitter açıklaması dikkat çekiciydi. Halbusi, açıklamasında, “Irak’ın dağları ve çölü, ne doğu ne batı hükümetinin kurulması için Necef’e hareket ediyor. Irak hükümetlerinin kurulmasında dış etkilerin bir rolü kalmadı” diye yazdı. Koordinasyon Grubu çatısı altındaki Şii parti ve silahlı grupların tüm Şiilerin bir arada olduğu uzlaşı hükümetini kurma önerisini reddeden Sadr, ne doğu (İran) ne de batı (ABD) etkisinin altında olan bir ulusal çoğunluk hükümeti kurmakta ısrar ediyor.
Sadr, toplantının bitmesinin ardından Twitter’da yaptığı paylaşımda, “Halka ve ortaklara yönelik terörü ve şiddeti durdurun. Biz halen ulusal çoğunluk hükümetinin kurulmasından yanayız. Ulusal muhalefetle diyalog kurmayı memnuniyetle karşılıyoruz” ifadesini kullandı.
Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, Sadr Hareketi ve Koordinasyon Grubu arasındaki ilişkilerin daha da kötüleşmesi halinde son dönemde yaşanan saldırıların tekrarlanması hususunda Kürt ve Sünni partilerin dile getirdiği endişelere dikkat çekerek, Sadr’ın Kürt (Barzani) ve Sünni (Halbusi) ortaklarıyla görüşmesinde bu sorunun çözümünün kısmen çözüldüğünü aktardı.
Kaynaklara göre, Barzani’nin başlattığı girişim, Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki’nin de yeni hükümete kabul edilmesi ve herhangi bir çatışmanın önlenmesini amaçlıyor.
Sünni ve Kürt partilerin bu ortak girişimle Şii cepheye karşı iyi niyet gösterisinde bulunmak ve cephenin iki ana aktörü olan Sadr Hareketi ile Koordinasyon Grubu’nun uzlaşıya varmasından yana olduklarını vurgulamak istediklerine işaret eden kaynaklar, Sünni ve Kürt partilerin bu ayın 7’sinde cumhurbaşkanının seçileceği meclis oturumu ve yeni hükümeti kurma hakkına sahip olan sayıca en büyük meclis bloğunun belirlenmesi konularında Anayasa’nın öngördüğü tarihlere bağlı kalınmasını istediklerini kaydetti.