
Türkmen Kardeşlik Ocağı Yönetim Kurulu, Kerkük Birliği Araştırmalar Merkezi ile iş birliği içinde, 23 Şubat 2025 Pazar günü saat 16:00’da Türkmen Mültecilerin Köken Bölgelerine Dönüşü başlıklı bir seminer düzenledi. Seminere, Türkmen ve Arap siyasi, kültürel ve akademik şahsiyetler katıldı. Katılımcılar, mültecilerin dönüşünü engelleyen zorlukları ve bu zorlukların ortadan kaldırılması ile başarılı bir dönüşün sağlanması için gereken yolları tartıştılar.
Semineri Yöneten Dr. Yıldız Saadettin’in açılış konuşmasıyla başladı. Saadettin, katılımcıları selamladı ve seminerin düzenlenmesinde emeği geçen araştırmacılara teşekkür etti. Ayrıca, seminerin ele aldığı konunun önemine vurgu yaparak, mülteci sorununun yerel ve uluslararası çabaların birleştirilmesini gerektiren insani bir mesele olduğunu belirtti.
Ardından, Türkmen Kardeşlik Ocağı Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Tahsin Hüseyin Dede bir konuşma yaptı. Dede, bilinçlendirme ve eğitim seminerlerinin ocağın öncelikleri arasında olduğunu ve Türkmen halkını ilgilendiren tüm meselelerin ocağın ilgi ve desteğini gördüğünü belirtti. Türkmen mültecilerin sorunlarına kalıcı çözümler bulunmasının bu önceliklerin başında geldiğini ifade eden Dede, mültecilerin güvenli bir şekilde evlerine dönmelerini sağlamak için çabaların artırılması çağrısında bulundu. Mültecilerin güvenli dönüşünün, bölgemizde istikrar, barış ve ekonomik kalkınmanın sağlanması için temel bir adım olduğunu vurguladı.
Türkmen Parlamenter Kiltesi Başkanı ve Milletvekili Sn. Erşat Salihi, mülteci sorununun önemine değinerek, bunun yalnızca insani bir mesele değil, aynı zamanda bir adalet meselesi olduğunu belirtti. Salihi, Irak hükümeti ve uluslararası toplumun, mültecilerin güvenli ve onurlu bir şekilde dönüşünü sağlamak ve zarar gören bölgelerin yeniden inşasını gerçekleştirmek için iş birliği yapması gerektiğini vurguluyoruz. Ayrıca, Türkmenlerin geleceklerini ilgilendiren kararların alınmasında etkin bir şekilde yer almalarını sağlayacak haklarının garanti altına alınmasını talep ediyoruz dedi.
Azerbaycan Cumhuriyeti Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Sayın İlnur Malik Muhammedzade ise Azerbaycan’ın Türkmen mülteciler meselesine verdiği desteğe değindi. Muhammedzade, Azerbaycan Cumhuriyeti, kardeş bir ülke olarak, Irak’taki Türkmen kardeşlerimizin durumunu yakından takip etmekte ve onların köken bölgelerine güvenli bir şekilde dönmelerini sağlamaya yönelik tüm çabaları desteklemektedir. Bölgede istikrar ve barışın sağlanmasının, mülteci sorununa adil ve kapsamlı bir çözüm bulunmasını gerektirdiğine inanıyoruz dedi.
Türk araştırmacı Yaşar İçen, sivil toplum kuruluşlarının mülteci sorunlarının çözümündeki rolüne değinerek, bu kuruluşların mültecilere doğrudan destek sağlamada kilit bir rol oynadığını belirtti. İçen, İnsani yardım veya psikolojik ve sosyal destek yoluyla olsun, bu kuruluşlar mültecilere doğrudan yardım sağlamaktadır. İnsani çalışmalar alanındaki araştırma ve deneyimlerime dayanarak, Türkmen siyasi liderler arasındaki birlik ve iş birliğinin, mültecilerin evlerine dönüşünü sağlamak için gösterilen tüm çabaların başarısının anahtarı olduğunu düşünüyorum dedi.
Daha sonra, eski İnsan Hakları Komisyonu üyesi ve İnsani Yardım Derneği ile Hukukçular Forumu Başkanı Dr. Fatin El Hilfi, mülteci sorununa kapsamlı ve sürdürülebilir çözümler bulunmasının önemine değindi. El-Hilfi, Mültecilerin güvenli bir şekilde dönüşünü sağlamak, zarar gören bölgeleri yeniden inşa etmek ve onlara insanca bir yaşam sunacak temel hizmetleri sağlamak için Irak hükümeti, uluslararası toplum ve sivil toplum kuruluşları arasındaki iş birliğini güçlendirmemiz gerekiyor dedi. Ayrıca, bu süreçte kadınların rolüne değinerek, Türkmen kadınlarının göç dönemlerinde aile ve toplumun bütünlüğünü korumada kilit bir rol oynadığını belirtti.
Seminer, açık bir diyalogla sona erdi. Katılımcılar, dinleyicilerin sorularını yanıtlayarak, tüm mülteciler için adalet ve eşitliğin sağlanması amacıyla çabaların sürdürülmesi gerektiğini vurguladılar.
Seminerin kapanışında, araştırmacılar ve katılımcılar, yalnızca bilinçlendirme kampanyalarının mültecilerin başarılı bir şekilde dönüşünü sağlamak için yeterli olmadığı konusunda fikir birliğine vardılar. Mültecilerin güvenli ve insanca bir yaşam sürmelerinin sağlanması ve teşvik edici bir yaşam standardının garanti altına alınmasının, başarılı bir dönüş için şart olduğu vurgulandı.



