
Ali BAYATLI- Bağdat/ Amerikan askerî varlığı Irak’ta yalnızca bir siyaset ya da askerî mesele olmaktan çıkmış, birçok iç ve dış faktörle karmaşık hale gelmiş bir konuya dönüşmüştür. Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak’tan çekilme niyetine dair birçok açıklama yapılmış olsa da, bu çekilmenin yakın vadede mümkün görünmesini zorlaştıran çeşitli sebepler bulunmaktadır. Amerika’nın Irak’tan çekilmemesinin olası sebeplerini arasında DEAŞ tehdidi, Suriye’deki karmaşık durum, petrol çıkarları ve Irak içindeki siyasi bölünmeler yer alıyor.
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki bir araştırma merkezi, tüm verilerin ve göstergelerin Amerikan güçlerinin Irak’tan çekilmeyeceğini doğruladığını belirtti. Özellikle Suriye’deki son gelişmeler ve Donald Trump’ın başkanlık görevine gelmesi, bu askeri varlığın güçlendirilmesi gerektiğini, çekilme yerine IŞİD’in geri dönüşünü ve askeri gücünü yeniden kazanmasını engellemek için çalışılacağını öne sürmektedir.
Araştırma, Amerikan tarafının Irak’ı, özellikle Suriye’deki IŞİD’in artan faaliyetlerini kontrol altına almak için askeri açıdan stratejik bir bölge olarak gördüğünü vurgulamaktadır. Bu durumun yalnızca Irak’ı değil, Suriye’nin komşusu olan tüm ülkeleri tehdit edebileceğine dikkat çekilmektedir. Bu nedenle Amerikan güçlerinin çekilmesinin beklenmediği, bunun yerine bu varlığın tanımının değiştirilerek Irak hükümetini zor duruma sokmaktan kaçınılacağı ifade edilmektedir.
Bu bağlamda, Amerikan Stimson Araştırma Merkezi’nin 11 Ocak 2025 Cumartesi günü yayımladığı bir analiz raporunda, ABD’nin Irak’tan tamamen çekilmeyeceği vurgulanmıştır. Raporda, 2025 yılı içinde Amerikan güçlerinin çekileceği yönündeki haberlerin sadece “medya tüketimi” amacı taşıdığı ifade edilmiştir. Merkez, Suriye’nin kaybının İran ekseni için yıkıcı bir darbe olduğunu ve bu nedenle Amerikan güçlerinin Irak’tan çekilmesinin imkânsız olduğunu belirtmiştir. Çünkü bu durum İran’a, Suriye’deki kayıplarını telafi etmek için bir fırsat sunacaktır.
Merkez ayrıca, son iki yıl içinde Amerika ve İsrail’in İran eksenine yönelik büyük darbeler vurduğunu ve gelecek ABD Başkanı Donald Trump’ın bu durumu maksimum düzeyde değerlendireceğini ifade etmiştir. Bu nedenle, bu yıl ya da sonrasında Irak’tan çekilmenin beklenmediği, özellikle İran’ın Yemen’deki Husiler dışında bölgede etkili bir nüfuzunun kalmaması nedeniyle çekilmenin uzak bir olasılık olduğu belirtilmiştir.
Aynı şekilde, ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Tuğgeneral Pat Ryder, 24 Aralık 2024 Salı günü, Irak’ta “resmî olarak açıklanmayan ek güçlerin” bulunduğunu kabul etmiştir. Ryder, bu güçlerin uzun zamandır Irak’ta bulunduğunu ancak siyasi nedenlerle açıklanmadığını belirtmiştir. Ayrıca, açıklanan 2.500 Amerikan askeri sayısına ek olarak, bu ek güçlerin Irak hükümetine siyasi baskı yaratmamak adına gizli tutulduğunu ifade etmiştir.
Öte yandan, Amerikan Enerji Bilgi İdaresi, Irak’ın 2024 yılı boyunca ABD’ye yaklaşık 80 milyon varil ham petrol ve türevlerini ihraç ettiğini duyurmuştur. İdarenin verilerine göre, Irak’ın Ekim ayında gerçekleştirdiği petrol ihracatı, bir önceki ay olan Eylül ayına kıyasla düşüş göstermiştir. Irak, Ekim ayında yaklaşık 6.89 milyon varil petrol ihraç ederken, bu rakam Eylül ayında 9.625 milyon varil olmuştur.
Irak’tan ABD’ye yapılan petrol ihracatı son yıllarda önemli bir artış göstermiştir. Bazı aylarda rekor seviyelere ulaşan ihracat rakamları, Irak’ın petrol üretim kapasitesini artırma kabiliyetine ve küresel petrol talebindeki yükselişe bağlanmaktadır. Irak ile ABD arasındaki petrol ticareti ilişkileri, iki ülke arasındaki ekonomik bağları güçlendirmede önemli bir rol oynamakta ve küresel enerji piyasasının istikrarına katkı sağlamaktadır.
Amerika’nın Irak’tan çekilmesi, basit bir karar değildir ve birçok iç ve dış faktörle bağlantılıdır. Irak’ın egemenlik hakkını savunan bazı politik gruplar olsa da, Amerika’nın güvenlik, ekonomik çıkarlar ve bölgesel stratejiler açısından Irak’tan çekilmesi kolay görünmemektedir. Irak’ta DEAŞ’ın varlığı, Suriye’deki durum, petrol çıkarları ve Irak içindeki siyasi bölünmeler, Amerikan varlığının sürekliliğini gerektiren temel sebepler arasında yer almaktadır. Bu faktörler göz önüne alındığında, Amerika’nın kısa vadede Irak’tan tamamen çekilmesi olasılığı düşük görünmektedir.