KERKÜK’TE 1927 PETROLÜN KEŞFİ TÜRKMENLER İÇİN: NİMET Mİ LANETE Mİ..
Ali BAYATLI – BAĞDAT
1927 yılının 14 Ekim sabahı, Irak ve bölgenin ekonomik tarihini bütünüyle değiştiren bir olay yaşandı. Kerkük şehrinin kuzeyinde, Baba Gürgür bölgesine yakın bir kuyuya sondaj ekibiyle ulaşıldığında petrol seviyesiyle karşılaşıldı; yerin derinliklerinden kuvvetle fışkırarak yükselen petrol, Irak’ta petrolün ticari olarak çıkarılmasının yeni bir çağını belgelercesine görkemli bir görüntü oluşturdu. O gün, Irak petrol endüstrisinin gerçek çıkış noktası oldu ve ülkeyi küresel enerji haritasının önemli aktörlerinden biri haline getirdi.
Baba Gürgür sahası, Kerkük petrol havzasının geniş bir parçasıdır ve keşfiyle birlikte üretim ve rezerv açısından dünyanın en büyük sahalarından biri olarak tanınmıştır. Ayrıca “Ebedî Ateş” (Eternal Fire) adıyla anılan, yeraltından sızan gazların yüzyıllardır yanmasıyla oluşan doğal bir fenomenle de ünlüdür; bu, Irak toprağının hem gizemli doğasını hem de yer altında saklı servetini simgeleyen bir işarettir.
Jeolojik çalışmalar ve tarihsel raporlar, Kerkük sahasının devasa sahalar (Supergiant Fields) arasında olduğunu göstermektedir; çıkarılabilir rezerv tahminleri, farklı kaynaklara göre onlarca milyar varil arasında değişmektedir. Değerlendirme yöntemleri ve zaman dilimleri farklılık gösterse de bu sahadan beklentilerin olağanüstü olduğu; küresel değere sahip, Irak ekonomisinin temel dayanaklarından biri olduğu kesindir.
Baba Gürgür’da petrolün keşfinin ardından, küresel şirketler Kerkük’a yatırım yapmaya atıldılar; bu durum uluslararası yatırım haritasında köklü bir değişime yol açtı. Petrolü taşımak üzere Hâlâp–Kerkük hattı gibi ilk yıllarda kurulan boru hatlarının ardından, daha sonra Kerkük–Ceyhan hattı işletmeye açıldı; bu sayede Irak üretimi Akdeniz limanlarına ulaştırılarak, Kerkük bölgesi bölgesel açıdan jeopolitik ve ekonomik bir çekim merkezi haline geldi.
Bu keşif, uluslararası rafinerilerin dikkatini çekti ve Irak’ta petrolü ulusal gelirin temel kaynağı haline getiren yeni bir ekonomik sistemin inşasına katkıda bulundu. O günden bu yana petrol, özellikle yirminci yüzyıldaki büyük dönüşümler bağlamında, Irak ve bölge için uluslararası rekabetin ve siyasi etkinin odak noktası olmuştur.
Yaklaşık bir asır geçmiş olmasına rağmen, Kerkük sahası uluslararası düzeyde büyük ilgi görmeye devam etmektedir. Son yıllarda (2024–2025) BP gibi büyük şirketler, Kerkük petrol sahalarının yeniden geliştirilmesi ve rehabilitasyonu için Irak hükümetiyle görüşmelere girmiştir. Bu planlar milyarlarca dolarlık yatırımları kapsamakta; üretimi artırmayı, altyapıyı iyileştirmeyi hedeflemektedir; bu da, Kerkük’un hâlâ Irak’ın yaşayan enerji kalbi olduğunu göstermektedir.
Baba Gürgür’un mirası yalnızca ekonomik boyutuyla sınırlı değildir; Kerkük ve genel olarak Irak halkının kültürel ve toplumsal belleğine kadar uzanır. “Ebedî Ateş”, verimlilik ve yaşamın sembolü haline gelmiş, kuşaklara bu toprağın derinliklerinde sönmeyen bir enerjinin saklı olduğunu hatırlatmıştır. Ayrıca her yıl 14 Ekim’in petrol keşfi günü olarak anılması; yerel bloglarda ve sayfalarda gururla yad edilen bir olay olarak hafızalarda yerini almıştır.
Kerkük petrol sistemi içerisinde, Irak Türkmenleri tarihsel bir rol üstlenmiş ve bölgenin belleğinden kolay kolay silinmeyecek merkezi bir konuma sahip olmuştur. Türkmen toplulukları yüzyıllardır Kerkük şehir çevresinde ve Baba Gürgür gibi sahaların yakınında yaşamış; keşif, sondaj, saha işçiliği ve petrol endüstrisine bağlı ticaretin başından itibaren; farklı zanaat ve becerileriyle bu sürecin içinde yer almışlardır. Bu doğal kaynakla kurulan toplumsal bağ; topraklarını, ovalarını ve vadilerini Irak’ın enerji sektörünün kalbi haline getirmiştir.
Türkmenler, saha tesislerinin işletilmesinde görev almış, yerel becerileriyle iş gücü sağlamış; o dönemde bu bölgelerde yaşayan tek halklardan olmaları nedeniyle sondaj ve rafinericilik şirketleri uzun yıllar onlara dayanmaktadır. Ayrıca yerel toplum, petrol altyapısının varlığı sayesinde kısmen iş fırsatlarından, petrol sektörü çevresindeki ticari faaliyetlerin gelişmesinden ve saha ve lojistik işlemlerden elde edilen yerel gelirlerden faydalanmıştır. Ancak, istihdam ve idari temsil hususunda tarih boyunca eşit olmayan durumlar söz konusu olmuştur; görev dağılımı ve politik konumlanma çoğu zaman merkezi veya yerel politikalarca Türkmenlerin marjinalize edilmesine yol açmış; bu durum dönemsel olarak sürmüş ve hâlâ devam etmektedir.
Kerkük’ta petrol, yerel kimliğin unsurlarından biri olmuştur; Baba Gürgür’daki Ebedî Ateş gibi simgeler halkın bilincinde gelenek ve mekânla bağdaştırılmıştır; 14 Ekim 1927 keşfi Türkmen hafızasının bir parçası haline gelmiştir. Bu kültürel boyut, yeraltı kaynaklarının yerli halkın aidiyeti ve kimliğiyle kopmaz bir ilişki kurmasına neden olmuş; ancak diğerlerinin emelleri yüzünden bu nimet zamanla sıkıntıya dönüşmüştür.
Petrolün ekonomik önemi ne kadar büyük olursa olsun, tarihinin pek çok evresinde bu kaynak toprak, iktidar ve kimlik için bir çatışma kaynağı haline gelmiştir. Kerkük’taki Türkmenler, Baas rejimi döneminde Araplaştırma ve demografik değiştirme politikalarına maruz kalmış; 2003 sonrası ve 2017 olayları ve devamındaki siyasi dönüşümler sırasında il göç, şiddetli temaslar ve yerinden edilme gibi süreçlerle karşılaşmışlardır; bu da kendi topraklarının kaynaklarından tam yararlanma imkanlarını ciddi şekilde azaltmış, Türkmenleri yerel ve dış kaynaklı emellere açık bir konuma düşürmüştür. Bu “nimet”in zamanla “dert”e dönüşmesi, petrol gelirlerine hükmetme arzusu taşıyan güç odaklarının çıkar çatışmaları, iç politika eksikliği ve adil paylaşım ile temsil mekanizmalarının yetersizliğinden kaynaklanmaktadır.
Kerkük’un petrol açısından önemi sadece yerel düzeyle sınırlı değil; her zaman bölgedeki yerel anlaşmazlıkların, dış yatırımların, ihracat boru hatlarının ve yabancı şirketlerle olan ilişkilerin merkezi bir sahnesi olmuştur. İhracat hatları, yabancı şirketlerle yapılan anlaşmalar ve Bağdat ile Kürdistan Bölgesel Yönetimi arasındaki çekişmeler; tümü Kerkük sahalarının yönetimini egemenlik ve politik boyutlarda hassas bir konu haline getirmiştir. Bu bağlamda, Türkmenler kendi pozisyonlarının ve bölgedeki geleceklerinin kırılganlığıyla yüzleşmek zorunda kalmıştır.
Pek çok kaynak, Baba Gürgür sahasının tarihsel keşif odağı olduğunu ve Kerkük’un onlarca yıllık süre içinde sahiplendiği büyük rezervlerle rekabetin odağı haline geldiğini teyit etmektedir. Aynı zamanda tarihsel, güvenlik ve siyasi raporlar Türkmen bileşenin demografik değişimlere maruz kaldığını ve petrolle ilişkili bazı ekonomik kurumlarda temsilinin zayıf kaldığını belgeler. Bu referanslar, petrolün neden yerli halk için sürekli bir refah unsuru olamayıp zaman zaman gerilim ve çatışma kaynağına dönüştüğünün anlaşılması için güçlü bir arka plan sağlar.
Kerkük dersi açıktır: Doğal zenginlik yalnızca adaleti ya da istikrarı garanti etmez. Türkmenlerin Kerkük’taki konumu, kaynak ve işlev yönetiminde adil paylaşım, katılım ve temsil ilkelerine dayanan siyasi düzenlemelere ihtiyaç duymaktadır; yerli halkın topraklarındaki haklarının zorla değişimlerden ve bölgedeki kaynakların siyasi olarak kullanılmasından korunması gerekmektedir. Ayrıca kalkınma süreçleri ve petrol anlaşmalarında elde edilen gelirin sadece ayrıcalıklı gruplara ya da dış güçlere gitmemesini sağlamak için uluslararası ve yerel düzeyde denetim mekanizmaları önem arz etmektedir.
Kaynaklar:
-British National Archives. (1927–1932). Iraq Petroleum Company Archives: Kirkuk Field Discovery Reports. London: UK National Archives.
-Owen, R. (2004). State, Power and Politics in the Making of the Modern Middle East. London: Routledge.
-Library of Congress. (n.d.). Country Studies: Iraq – Kirkuk Oil Fields. Washington, DC: Library of Congress. Retrieved from https://www.loc.gov/
-BP. (2024). BP Statistical Review of World Energy 2024. London: BP. Retrieved from https://www.bp.com/
-Mahmud Sami. (2019). Kerkük’te Türkmenlerin sosyo-ekonomik rolü ve petrolün etkileri. Türkmeneli Araştırmaları Dergisi, 12(2), 45–68.
-Maruf, A. (2018). Baba Gurgur ve Irak Petrol Tarihi. Bağdat: Bağdat Üniversitesi, Tarih Fakültesi Yayınları.
-Kerkük Valiliği. (n.d.). Kirkuk Governorate Official Website. Retrieved from https://www.kirkukgov.iq/
-United Nations Development Programme (UNDP). (2023). Iraq Energy Report: Socio-Economic Impacts and Local Participation. New York: UNDP.
-Hürmüzlü, E. (2020). Kerkük ve Türkmenlerin petrol gerçeği. Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi, 8(1), 23–41.
-Geological Society of London. (2015). Eternal Fire: The Baba Gurgur phenomenon. Bulletin of the Geological Society of London, 172(4), 1123–1138.
