Bennu Musli/ Makedonya
Dr. Şemsettin Küzeci
Genç şair ve dergi editörü Bennu Musli 1990 yılında Makedonya’nın başkenti Üsküp’te doğdu. Üsküp Aziz Kiril ve Metodiy Devlet Üniversitesi Hukuk Fakültesi Siyaset Bilimi’ni bitirdi. 2015 yılında İstanbul Üniversite’sinde yüksek lisans yapmaya başladı. Makedonya Türk Edebiyatında üçüncü neslini oluşturan genç kuşak şair ve yazarlardandır.
Makedonya’da yayımlanan ‘Yeni Balkan’ gazetesinde de çalışan Musli, “Köprü” edebiyat dergisinin yayın kurulu üyesidir. Aynı derneğin çatısında yayımlanan “Kardelen” Çocuk dergisinin editörlüğünü yapmaktadır. Ülke genelinde düzenlenen şiir ve deneme yarışmalarından dereceleri bulunmaktadır. 2012 yılında “Ukde” isimli şiir kitabını yayımlayarak, Makedonya Türk Edebiyatına yeni bir soluk getirdi.
Şair ve editör Bennu Musli Makedonya Türk edebiyatının genç nesillerinden olup gelecek vadeden önemli düşüncelere sahiptir. Onun bol verimli olması ve aktif olarak etkinliklere katılması hem Makedonya Türkleri için hem de Makedonya Türk edebi için önemli bir tanıtım öğesi niteliğindedir.
Bir
Güneşin unutturduğu “bir” kışın ortasında
güneş ışınlarının alanında
benim yanımda
yanımda olmanla açacak çiçekler
sözlerime doğru dönüyor.
Rüzgâr senle doğmuş “bir” fikrin tohumunu
henüz doğmamış gecenin
şehrindeki kaldırımda duran tüyün
sahibi yeni uçmaya çalışan kuşun
kanatlarına taşıyor.
Senin yokluğunla kabuğundan soyunmuş “bir” çıplaklığın ayıbı
masumiyetin huzursuz halkasında aşk
çekirdeğin etrafında tavaf
hep bir yerde dönmeye karar kılıyor.
Yakınlığından yavaşça geçen “bir” korkunun
sessiz adımlarla çizdiği sınırı
susuzluk çeken gözlerimin imdadına
yetişen ellerimin izniyle
geçmek niyetindeyim.
Şiir “bir” bunun için yazıldı.
Bennu Musli
**
Zaman
Ağır gelenler,
ağır ve yavaş adımlarla gelenler
zamana batar, zamanla.
Zaman ağırlık taşıyamaz.
Sorumluluklar değişken.
Değişim kalanla düşman.
Akıp gidenle, giden değişim
kalamıyor zamanda.
Geçmiş, zamanın düşüncesidir.
Şarkının nostalji.
Bağımlı olmak durdurur zamanı.
Zaman şimdi, şimdi.
Aşk tanımıyor zamanı,
red edildi zaman.
Zaman tanımıyor aşkı,
red edildi zaman.
Bennu Musli
**
Dib
Su altında uyumuş ve unutulmuş çelikli geminin gövdesinden olacak yeniden doğuş
Diriliş sadece çöllere has suların umutlarında yatan kurakçıl bitkilere ait değildir
Çünkü uyanış okyanusun dibindeki gemidedir
Dipten gelen sesle derine sesleniyorum
Kabarcıklar kaptanın kulağında
Sözlerim kaptanın kadınına denk geliyor
Ölüm güvertede direnen eski bir kadın fotoğrafını korkutmuyor
Oradaki gülüş ölüme meydan okuyor
Saçlar ölmüyor
Saçlar alglere dönüşüyor
Kuyuya sesleniyorum
Güneşin penceresinden batan gemi gözüküyor
Gökyüzünden suyüzeyine ulaşan bütün parçalar bütünleşiyor
Damla okyanusuna kavuşuyor
Bennu Musli
**
Her Şey(i)
Dalda serçe ötüyor rüzgara
karşı(ma)
alıp sesi
diğer bir ülkenin yabancı diline taşıyor(du)
ağırlık yapma(dı)
Çünkü ilkeldi bu ses hiç şarkı söylemedi.
Ben yazdıklarımı biliyorum
özlem durakladı geçerken yine içimden
ayak uçlarında dolanan karıncalar krallığının bir kanuydu(yazmak):
kökten yaprağa,
serçeden rüzgara,
sesten özleme ve içe.
İçim herhangi bir içe sığmıyor
Katılaşıp yumuşaklıktan tene (biraz ötesine)
doğru içim dışım oluyor.
Dünyanın dönen sesinde
çeneme dokunan melekten sonra
her şeyi biliyorum.
Her şeyi bildiğimi hatırlayarak kanıtlıyorum.
Bennu Musli
**
Aklımdan Önce
Ölülerin acıları büyüyordu
Bedenleri yutan yeni topraklarda
Onun sonrasında zaten
Hiç gel demedi bir kök ağacına
Bilgin, örümceği yaprakta gördü
Örümcek ağlarını tarıyordu
İnanca tutkunmuş meğer dünya
Yatay bir düşüşten sonra
Bir şakak kemiğinden diğerine uzandı kader
Saçlarla günahları örtbas etti
Günah duyunun yeni duymuş kardeşiymiş
Bunu bildim aklımdan önce
Bennu Musli
**
Düşünce Gölge
“Uzun cübbeli fikir yaratıcısı
Senin gölgen aşkın el yazısı”
Mum ışığında tütsüyen giz
Hazzını kokusundan aldığım karanlık gecelerin muhabbetlerinde,
korkuyu heyecana döndürmeyi bildim
Ve mumun emrindeki muhabbetler.
Ateşin olmasından beri
El feneriyle geceyi hayata tuttum
Aya tutulurken,
ümidini loş ışıkta arayanları hain ilan ettim.
Yıldız hainleri.
Aldanmadım gece göğünün süslerine
Çünkü;
-“İnandım”, diyorum
Elmanın zehrine değen ışıkla ben yaratıldım
-“İnanıyorum”, dedim
Yıldızın beş düşüncesine.
Karanlıkta neyi ararız
Hep sormak istiyorum efendim gözlerime
-“Göz anası değilim ki ben
Işık sereyim kör aşkın kalbine”
Toprağım seslendi.
Ruhum boşluk özü:
fikrimdeki geceyi boşalttı
dalgalarla uzanırken rüyalarıma
Kumlarda yatan gerçeğimi aldı
Rüya düşüncemi aldattı:
Karanlığıma mum yaktı.
Bennu Musli
**
K-n
Uçları kırık kadınlar acının omuzlarına düşmüş
Hüzün omuzdadır artık
Ağlayanlara yer yok
–
Bir kadın gözü kapı deliğine aittir dediler
Bir kadın sözü sadece ses yankısı
bir dağdan bir dağa ettiği gürültüdür dediler
–
Ey kuyudan yeryüzüne narin elleriyle derinlik çıkartan kadın
O ellerinle şimdi dağılmış insanlığın kalbini toplamaktasın
Bennu Musli