
IRAK-ÇİN EKONOMİK VE TİCARİ İLİŞKİLERİ
Ali BAYATLI – BAĞDAT
Irak ile Çin arasındaki ekonomik ve ticari ilişkiler, son yıllarda dikkat çekici bir ivme kazanarak Pekin’i Bağdat’ın en büyük ticaret ortağı konumuna taşımış ve aynı zamanda Irak ekonomisinin yönünü belirleyen en etkili unsurlardan biri hâline gelmiştir. Bu büyüme tesadüfî değil, aksine yıllardır süregelen petrol ticareti ve giderek artan yatırımların doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) ve Çin Gümrük İdaresi’nin verilerine dayanan Rudaw Araştırma Merkezi’nin 2024 Şubat ayında yayımladığı rapora göre, 2023 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacmi yaklaşık 49 milyar dolara ulaşmıştır. Çin, Irak’tan 35 milyar doların üzerinde petrol ithal ederken, Irak’a başta makineler, elektrikli cihazlar ve tüketim malları olmak üzere 14 milyar doları aşkın mal ihraç etmiştir. Bu tablo, Irak’ın Çin enerji piyasası için stratejik bir tedarikçi olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
2024 yılına gelindiğinde, bu ortaklık yalnızca istikrarını korumakla kalmamış, aynı zamanda yeni bir genişleme sürecine de girmiştir. Şafak Haber Ajansı’nın yayımladığı ekonomik rapora göre, yılın ilk yarısında ticaret hacmi 27 milyar dolara ulaşmış ve 2023’ün aynı dönemine kıyasla yüzde 14’lük bir artış kaydedilmiştir. Irak News Ajansı ise 2024’ün ilk 11 ayında ticaret hacminin 50 milyar doları bulduğunu, yıl sonunda ise bu rakamın 55 milyar doları aşmasının beklendiğini aktarmıştır. Bu artış eğilimi, Çin’in Irak’ın bir numaralı ticaret ortağı olarak konumunu pekiştirmiştir.
2025 yılının ilk yarısında ise tablo biraz daha farklı bir dengeyi işaret etmektedir. Irak News Ajansı’nın yayımladığı verilere göre, toplam ticaret hacmi 26,6 milyar dolar olarak kaydedilmiş, bunun 17,7 milyar dolarını Irak’ın Çin’e ihracatı, 8,8 milyar dolarını ise Çin’den Irak’a yapılan ihracatlar oluşturmuştur. Irak, bu dönemde 8,8 milyar dolarlık bir ticaret fazlası elde etse de bu fazlanın 2024’e kıyasla nispeten gerilediği görülmektedir.
Ticaretin yapısı incelendiğinde, Irak’ın ihracatında petrolün belirleyici olduğu göze çarpmaktadır. Middle East Briefing dergisinin analizine göre, petrol Irak’ın Çin’e ihracatının yüzde 90’ından fazlasını oluşturmaktadır. Öte yandan Çin’den yapılan ithalat ise çeşitlilik göstermektedir. Şafak Haber Ajansı’nın 2024 verilerine göre, makineler Çin’den Irak’a yapılan ihracatın yüzde 23’ünü, elektronik ürünler yüzde 13’ünü, otomobiller ise yüzde 6’sını oluşturmuştur. Bu durum, Çin’in yalnızca petrol alıcısı değil, aynı zamanda Irak piyasasının ihtiyaçlarını karşılayan kilit bir tedarikçi olduğunu göstermektedir.
İlişkiler yalnızca ticaretle sınırlı kalmamış, aynı zamanda yatırım alanına da taşmıştır. S&P Global Commodity Insights’ın yayımladığı rapora göre, Çin Ulusal Petrol Şirketi (CNPC) başta olmak üzere Çinli şirketler, Irak’ın Batı Kurna-1, Rumeyla, Halfaya ve Ahdab gibi en önemli petrol sahalarında ciddi paylar elde etmiştir. Özellikle 2024 Mayıs ayında gerçekleştirilen lisans ihalelerinde Çinli şirketlerin büyük bölümünü kazanması, Pekin’in Irak enerji sektöründe Amerikan şirketlerini geride bıraktığını göstermektedir.
Bunun yanı sıra iş birliği, altyapı ve kalkınma projelerine de yansımıştır. 2023 Aralık ayında Irak hükümeti, Çinli firmalarla bin okul inşası için sözleşme imzalamış ve projeler ülke genelinde uygulamaya konulmuştur. Rudaw Araştırma Merkezi’nin raporlarına göre, başkent Bağdat’ın çevresinde Çinli şirketlerin yürüttüğü büyük ölçekli konut projeleri de hayata geçirilmiş; bu projeler yalnızca konut değil, aynı zamanda üniversiteler, sağlık merkezleri ve ticari kompleksleri de kapsamaktadır.
Ancak bu iş birliğinin belirli riskler barındırdığı da açıktır. İstiklal Araştırma Merkezi’nin raporlarına göre, Irak’ın ekonomisinin büyük ölçüde petrole bağımlı olması, ülkeyi küresel piyasa dalgalanmalarına ve Çin’in uzun vadeli enerji politikalarına karşı kırılgan hâle getirmektedir. Bununla birlikte, bu ortaklığın önemli fırsatlar sunduğu da görülmektedir. Bunlar arasında Amerikan dolarına bağımlılığın azaltılması amacıyla Çin yuanının kullanılmaya başlanması ve Çin’in şehircilik, altyapı ve kalkınma konusundaki tecrübelerinden yararlanılması öne çıkmaktadır. 2023’ten 2025’in ortalarına kadar uzanan süreçte Irak ile Çin arasındaki ekonomik ilişkiler istikrarlı bir büyüme ve çeşitlenme sergilemiştir. Bu süreç, yalnızca petrol ticaretine dayalı bir ilişki olmaktan çıkıp, enerji, eğitim, altyapı ve kalkınma projelerini de içine alan çok boyutlu bir ortaklığa dönüşmüştür. Bugün Çin, Irak’ın en önemli stratejik ortağı konumunda bulunmakta; Irak ise bu ortaklıktan ekonomik istikrarını pekiştirmek ve sürdürülebilir kalkınma yolunda yeni fırsatlar yaratmak için yararlanmaktadır.