Batı aşı için rekabet ederken, Çin yoksul ülkelere aşı götürüyor ve yumuşak gücünü artırıyor…
Batılı ülkelerin ulusal çıkarları, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) çok taraflılık çağrısının önüne geçerek onları bir rekabete sürükledi. Ancak, ABD ve AB ülkeleri aşı arzı sorunundan etkilenmelerine rağmen Çin, doz aşı ihraç ediyor ve küresel olarak yumuşak gücünü artırıyor. Ülke hali hazırda Brezilya, Endonezya, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Türkiye, Peru ve Şili’ye milyonlarca doz aşı sağlıyor. Uzmanlar, aşının jeopolitiğini ve dünyadaki küresel dengeleri nasıl değiştireceğini değerlendirdi.
Dünya genelinde 103 milyon kişinin enfekte olmasına neden olan yeni tip corona virüs pandemisi, dünya güçlerini aşı için birlikte çalışmak yerine rekabet etmeye teşvik etti. AstraZeneca, Moderna, Pfizer/BioNTech, Sinovac ve Sinopharm ve Rus Gamelaya Enstitüsü tarafından üretilen aşılari İngiltere, ABD, Almanya, Çin ve Rusya’nın oyunun büyük kazananları olmasını sağladı.
“İSRAİL’DEKİ TÜKSEK AŞILAMA ORANI NETANYAHU’YA SEÇİMLERDE ARTI PUAN OLARKA DÖNECEK”
Ancak şimdiki zorluğu her ülkenin kendi nüfusunu aşılamak için verdiği mücadeleler oluşturuyor. Nüfusunun yüzde 54’ünü aşılayan İsrail şu anda dünyada lider konumda bulunuyor. Fransa’nın Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü’nün direktörü Pascal Boniface, “Bu İsrail için gerçek bir başarı. Aşı için kesinlikle fazla ödeme yaptı, ancak şu anda rekor bir aşılama oranına sahip. Yakında seçimler yapılacak ve bu zorluklarla karşılaşan Başbakan Netanyahu için büyük bir artı” ifadelerini kullandı.
“AŞI TEDARİĞİ GERÇEK BİR SİYASİ MESELE HALİNE GELDİ”
Diğer yandan, birçok liderin siyasi geleceği, aşı yapma ve ülkelerinde Covid-19’un yayılmasını durdurma yeteneklerine bağlı. Ancak, durum İsrail dışındaki batılı gelişmiş ülkelerde bu kadar parlak değil. Özellikle Avrupa Birliği (AB) ülkeleri aşının tedariği konusunda büyük sıkıntılar yaşıyor. Durumu değerlendiren Özgür Brüksel Üniversitesi’nden siyaset bilimci, “Teslimat sorunu gerçek bir siyasi mesele haline geldi” dedi.
“SOĞUK SAVAŞIN KOKUSU”
Aşının jeopolitiği, ülkelerin izlediği iç politika stratejilerin ötesinde, geçmişte kaldığı düşünülen fay hatlarını da yeniden çiziyor. Batılı ülkeler aşı sıkıntısı yaşarken, Çin ve Rusya geliştirdiği aşıları ihraç etmeye hali hazırda başladı. Boniface, “Bu stratejik rekabet açıkça Soğuk Savaş kokusu geliyor. Rusya’nın aşısına ‘Sputnik’ demesi tesadüf değil. Bize 1957’de Rusların kendi roketlerini uzaya fırlattıkları ve bir an için Sovyetler Birliği tarafından geride bırakıldıklarını düşünen Amerikalıları büyük bir şaşkınlığa uğrattığı ‘Sputnik anı’ hatırlatıyor “ifadelerini kullandı.
ABD VE AVRUPA EKONOMİLERİ KÜÇÜLÜRKEN, ÇİN BÜYÜDÜ
Öte yandan Çin, daha Covid-19 aşı yarışı kızışmadan önce de dünyanın en büyük ekonomileri arasındaydı. 2020’de ise yüzde ikinin üzerinde bir oranda pozitif büyüme yaşayan tek ülke oldu. Ancak, Çin büyürken ABD ve Avrupa ekonomilerinin salgın nedeniyle küçüldü. Bu durum ise, Çin yapımı ürünlerin daha fazla ihracatına yol açarak, ülkede geçen Kasım ayında 70 milyar dolardan fazla rekor ticaret fazlasına yol açtı.
Çin, ayrıca Batı’nın gelişmekte olan ülkelerde bıraktığı boşluğu doldurarak, sağlık krizinden tam anlamıyla yararlanabildiği bir yumuşak güç alanı yarattı.
DSÖ TARZI BAŞARILI OLMADI
Diğer taraftan DSÖ, dünya ülkelerinin aşılamaya eşit erişime sahip olmalarını geçen baharda savunurken yoksul ülkelere aşının adil ve eşit dağıtılması için COVAX adlı bir mekanizma oluşturdu. Ancak aşı bağışı yapacak olan ülkelerde yaşanan sorunlar, planı büyük ölçüde sekteye uğrattı.
Boniface, “DSÖ tarzının işe yaramadığını ve COVAX’ın amacına ulaşamayacağını şu anda görüyoruz. ‘Batı ülkeleri iki Amerikan aşısının yüzde 90’ını satın aldı. Bu, Güney ülkelerinde yara ve kızgınlık bırakacaktır” değerlendirmesini yaptı.
Bu durum, Dünya Ekonomik Forumu sırasında Batı’yı şiddetle eleştiren Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’nın son açıklamalarıyla da doğrulandı. Ramaphosa, “Zengin ülkeler büyük miktarlarda aşı satın aldı. Amaçları bu aşıları istiflemekti ve bu, dünyadaki en çok ihtiyaç duyan diğer ülkelerin zararına yapılıyor” dedi.
ÇİN, AŞILARININ “KÜRESEL KAMU MALI” OLACAĞINA DAİR VAATLERİNİ GERÇEKLEŞTİRİYOR
Ancak Çin, tam tersi bir tutum benimsedi. Başkan Xi Jinping, 18 Mayıs’ta Dünya Sağlık Meclisi’ne yaptığı konuşmada, Çin tarafından geliştirilen herhangi bir aşının “küresel kamu malı” olacağını açıkladı ve 8 ay sonra bunu gerçekleştirdi.
Çin halihazırda Brezilya, Endonezya, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye, Peru ve Şili’ye aşı sağlıyor. Fas, Aşama 3 denemelerine katılma karşılığında 10 milyon Sinopharm dozuna öncelikli erişim elde edecek ve Botswana ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Sinopharm ile görüşmelerde bulunuyor.
Kaynak: NTV (AK)