Olaylara Dayanana Hoyratlar
Binnur Elikesik
Dağlar yeşil boyandı[1]
Kim yattı, kim uyandı
Sineme ateş düştü
İçinde yar da yandı
Su serptim ateş sönsün
Serptiğim su da yandı
Kerkük Osmanlı Devleti’ne bağlı iken insanlar adil bir şekilde yönetiliyor, mutlu bir hayat sürüyorlardı. Ne zaman ki Tanrı’nın adalet dağıtan kılıcı Osmanlı, bölgeden elini çekti o zaman keder çöktü o topraklara…
Bir zamanlar dağlar yeşildi, yeşile boyandı diyor hoyratta. Elbet ki sevincin, tazeliğin, umudun rengidir yeşil. 1917’den sonra sadece bu topraklardan bir devlet gitmiyor bahar da gidiyor, yeşil de… Sinelere ateş düşüyor…
Bu tarihten sonra Türkmenler Osmanlı ile bağlantılarını koparmak istemiyorlar ama gücünü kaybetmiş ve yedi düvelin etrafını sardığı devlet kardeşine elini uzatamıyor. Anadolu Türkünü bir derman, yüreğindeki ateşe su gören Türkmenler neticeyi şöyle ifade ediyorlar;
“Su serptim ateş sönsün
Serptiğim su da yandı”
Su yanar mı? Yanar, yanıyor da…
[1]Abdülvahit Küzeci Albümü, TRT Türk Halk Müziği Arşiv Serisi, 238-2013, CD1,Türkü, 9