Kültür Elçimiz Gazanfer Paşayev
Dr. Mustafa Ziya
Türk kültür, tarih ve coğrafya eksenlerinde Dünyamızın kök salmış ve dallanıp budaklanmış en zengin kültür varlıklarından biridir. Halkbilim veya folklor ise farklı sosyal bilim dallarını ve çeşitli araştırma tekniklerini kullanan halkın bilinç katmanlarında adeta sondaj yapan bir kültür araştırma bilimidir. Bu nokta-i nazardan bakıldığında halkbilimcinin (Azerbaycan Türkçesiyle folklorşünas) işi çok zor olsa gerek. Derleme, araştırma, inceleme ve karşılaştırma gibi değişik teknikleri kullanabilmeli, kelimenin, rengin, hareketin, davranışın tarih ve coğrafyadaki serüvenini ve üzerine çalıştığı toplumun bu öğelere eklediği manevi değerleri takip etmek zorundadır.
Gazanfer Paşayev Azerbaycan’ın değerli ve tanınmış halkbilimcisidir. Folklor, dil ve edebiyat dallarındaki çeşitli araştırmaları Azerbaycan folklorunun yanı sıra bilhassa Irak Türklerinin kültür dallarını da kapsamıştır. Yüzlerce makale, yazı ve onlarca kitabının büyük bir kısmını Irak’taki Türkmen Kültürüne tahsis etmiştir. Şöyle ki; Bakü Devlet Üniversitesi Türkoloji Bölümü Müdürü Prof. Tevfik Haciyev, Gazanfer Paşayev için “Azerbaycan Kerkükşünaslığının Banisi” sıfatını veriyor.
Azerbaycan’da Irak Türklerinin simgesi Kerkük’tür. Kerkük desen akan sular durur, fakat damarlardaki kan coşar. Bu sevdayı Azerbaycan Türk halkına aşılayan insanların başında Gazanfer Paşayev gelmektedir. Paşayev, elli yılı aşkın süredir –diğer çalışmalarının yanında- Irak Türkmen kültürü üzerine çalışmalar yapmaktadır.
Halkbilimcilerin bir özelliği de üzerine çalıştıkları nesneyle manevi bağ kurmalarıdır. Bu durum Gazanfer Paşayev’de aşk derecesine yükselmiş ve kendini Kerkük için yazdığı “Bu Sevda Ölüncedi” kitabıyla açığa vurmuştur.
Gazanfer Paşayev’i önce kitaplarından tanıdım, yaklaşık çeyrek asır önce de bizzat tanıştım. O tarihten itibaren çalışmalarını yakından takip ve takdir eder, 2000 yılından sonra düzenli ve sık olarak görüşür, bazı ortak etkinliklerde bulunuruz. Bu süre zarfında Paşayev’i yakından tanıma fırsatım oldu. Paşayev’e, sadece akademisyen sıfatıyla değil; hayatının en az son elli yılından fazlasını Irak Türkmen kültürüne hizmet etmeye adamış ve vakfetmiş bir Türk büyüğü olarak tanıklık etmeyi bir borç bilirim.
Kültür tarihimizi incelediğimizde, aynı toplumunun farklı coğrafyalarda yaşayan fertlerinin siyasi sınırlar yüzünden uzak kalmaları ve dolayısıyla da Azerbaycan-Irak Türkmen Kültür İlişkilerinin kopması 200 yıldan fazla bir zamana dayanmaktadır. Bu ilişkileri tekrar canlandırma teşebbüsleri 1950’lerin sonlarında ferdi çabalarla başlamış, ancak 1960’lardan itibaren Gazanfer Paşayev ile devam etmiş ve bugüne kadar artarak sürmektedir.
Paşayev, Irak’ta 1962-1966 ve 1972-1975 yılları arasında tercüman olarak çalıştığı sıralarda Türkmen aydınları ve araştırmacılarıyla ilişki kuruyor ve bu ilişkileri Azerbaycan’a döndükten sonra da mektuplarla devam ediyor. Irak’tayken Türkmen bölgelerini dolaşarak Kerkük diyalekti ve Türkmen folkloruyla ilgili sözlü ve yazılı materyaller topluyor, toplumun kültür yapısını analiz ediyor. Böylece, sonradan da yayınladığı eserlerinden anlaşıldığı gibi çok iyi bir gözlemci ve çok iyi bir araştırmacı olduğunu kanıtlıyor. Bu yıllarda Azerbaycan’ın büyük halk şairi Resul Rıza ile birlikte “Kerkük Bayatıları” (1968) kitabını Bakü’de yayınlar.
Paşayev, Irak Türkmen kültürü ve folklorunu Azerbaycan halkına tanıtmayı görev edinerek hoyratlar (bayatılar), atasözleri, bulmacalar, arzu-kamber masalı, Türkmen hikâyeleri, maniler, Kerkük diyalekti, Nesimi, Fuzuli, Ata Terzibaşı gibi kültür öğeleri ve değerlerini kitapları, makaleleri, seminer ve konferanslarıyla tanıtır. Belki de bu husustaki en önemli eseri “Irak Türkmen Folklor Türleri” kitabı olmuştur. Paşayev, Irak Türkmen folklor ve kültürünü takdim ederken sadece bilgi aktarmakla kalmayıp, bu materyalleri inceler, yorumlar, Azerbaycan’daki örnekleriyle mukayesesini yapar ve tarihi sürecini belirlemeye çalışır.
Paşayev’in çalışmaları, Azerbaycan sınırlarını aşarak “Irak Türkmen Folkloru” kitabı Bakü’de yüksek talep üzerine ikinci defa ve bunun yanı sıra Bağdat, İstanbul ve Tahran’da basılıyor. Fuzuli ve Irak Türkmenleriyle ilgili iki makalesi ABD’de yayınlanıyor.
Paşayev, bir akademisyen olarak bununla yetinmeyerek, ana düşüncesinin iki toplum arasındaki kültür bağlarını güçlendirmek olduğu için, Irak’tan topladığı kültür ve folklor materyallerini tüm masrafını kendisi karşılayarak Bakü’de “Kerkük Evi” adında bir müzede sergiliyor. Ancak Kerkük Evi 2000 yılında Bakü’de bulunan Saddam’ın ajanları tarafından tahrip edilince Azerbaycan’ın en büyük medeniyet müzesi olan Nizami Müzesiyle anlaşarak müzede “Irak Türkmen Edebiyatı ve Medeniyeti salonu” açmayı hedefliyor. Ben ve Ş. Küzeci kardeşimle temasa geçerek durumu anlattıktan sonra Paşayev Kerkük Evi’nden kurtardığı materyallere ilaveten müzede sergilenmek üzere folklor materyalleri talep ediyor. Kerkük, Erbil ve Musul’dan toplattığımız materyallerle birlikte müzenin açılışını birlikte yaptık. Ancak birkaç yıl önce teknik nedenlerden dolayı salon kapatıldı!
Bir toplumun iki parçasını uzun yıllar sonra tekrar bir araya getirmek için ortak değerler ve müşterek kültür paydası üzerinde çalışmalar gerektirir. Bu durum, ilişkileri sürekli ve sıcak tutmak ile gerçekleşebilir. Bu bağlamda Gazanfer Paşayev Irak Türkmen aydınları, edebiyatçıları ve araştırmacılarıyla en zor şartlar altında bile ilişkilerini devam ettirmiştir. Mektupları ve ziyaretlerine ilaveten her fırsatta Türkmen yazarları ve sanatçılarını Bakü’ye davet etmiş ve Irak Türkmenlerinin Bağdat, Kerbela ve Ankara’da düzenledikleri etkinliklere katılmış tebliğler sunmuştur. Bu ilişkilerin büyük bir kısmının organizasyonunda bulunduğumuz için mutluluğumuzu zikretmeden geçemeyiz. Paşayev, ayrıca, Irak Türkmen sanat konserlerinin Azerbaycan’da icra edilmesine vesile olmuştur.
Uzun yıllar bu misyonu tek başına yürüten Paşayev, diğer araştırmacıları ve öğrencilerini çalışmalarına dâhil ederek Irak Türkmen kültürü hakkında müşterek yayınlar, yüksek lisans ve doktora tezleri de hazırlatmıştır.
Gazanfer Paşayev’in bu çalışmaları Irak Türkmenleri nezdinde yüksek takdirle karşılanmakta ve kanaatimizce Ata Terzibaşı’ndan sonra en büyük Türkmen folkloru araştırmacısı sıfatını kazanmıştır. Azerbaycan’da ise bu çalışmalar büyük bir Kerkük hayranlığını uyandırmış olmasının yanı sıra özellikle Bayatılar kitabı Azerbaycan’da ihmale uğrayan bayatı şiir türünün tekrar canlanmasına neden olmuştur. Gözlemlerimizi aktarmak gerekirse; Azerbaycan’da Kerkük denildiğinde ilk Gazanfer Paşayev akla gelir.
Prof. Dr. Tevfik Hacıyev’in ifadesiyle “Hakikaten bugün Azerbaycanşünaslıkta, Kerkükşünaslık adlı müstakil bir bilim sahası var. Bu bilim sahası Kerkük-Türkmeneli’nin, dilinin, folklorunun tarihinin bir sentez şeklinde takdimidir. Onun kurucusu Gazanfer Paşayev’dir”.
Türk Dünyasının önemli kültür simalarından biri olan Gazanfer Muallim’i yakından tanıdığımız için, onunla birlikte birkaç çalışmada bulunduğumuz için kendimizi şanslı addediyoruz.
Gazanfer Muallim, Allah sizden razı olsun.