AA / T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Sabri Akpolat, “Kerbela’yı anlamak, Hazreti Hüseyin’i iyi tanımaktır. Elbette Hazreti Hüseyin’in yolu, Allah’ın elçisi Muhammed Mustafa’nın yoludur. Hazreti Hüseyin’i anlamak, haksızlığın ve zulmün karşısında durmaktır.” dedi.
Son peygamber Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ve ehlibeytten (Hazreti Peygamber’in aile fertleri) 72 kişinin, Irak’ın Kufe kenti yakınlarındaki Kerbela Çölü’nde hicri takvime göre 10 Muharrem 61’de (10 Ekim 680) şehit düştüğü “Kerbela olayı”, İslam dünyasında “matem günü” olarak görülüyor. Kerbela şehitleri, bu yıl muharrem ayının onuncu gününe denk gelen yarın yad edilecek.
Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Sabri Akpolat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kerbela olayının, üzerinden asırlar geçmesine rağmen hiç eksilmeyen bir acı ve gözyaşı olduğunu belirtti.
Hazreti Hüseyin ve çoğu ehlibeytten 70’den fazla kişinin şehit edilmesinin muharrem ayını bir mateme ve hüzün mevsimine dönüştürdüğünü söyleyen Akpolat, bu elim olayın bütün müminleri derinden yaraladığını ve o günden beri kültürü, mezhep ve meşrebi ne olursa olsun bütün Müslümanların derin acılara gark edildiğini vurguladı.
Akpolat, Hazreti Hüseyin’in bütün müminlerin gönlünde taht kurarken ona ve yakınlarına bu zulmü reva görenlerin tarih karşısında ve vicdanlarda hep mahkum edildiğini belirterek, “Kerbela’nın bize öğrettiği en büyük mesaj birlik, beraberlik, vahdet ve kardeşliktir. Eğer bu mesajı hayata dönüştürmezsek, İslam coğrafyasında hüznün ve matemin en acılı hikayeleri yaşanmaya devam edecektir.” diye konuştu.