Azerbaycan ve Türk Dünyasının Büyük Kaybı
Halk Şairi Zalimhan Yakup
Dr. Şemsettin Küzeci
Azerbaycan benim için çok önemli ve çok değerli bir ülke. İlkin Irak Türkmenlerinin soyu ve kökü Azerbaycan ve Ortaasya’dan geldiği içindir. İkincisi de Kerbela’da doğan ve yatan Türk dünyasının Şairlerinin Şeyhi Fuzuli’nin bu kadar sevildiği bir ülke olduğu içindir. Üçüncüsü bir Azerbaycanlı muhteşem emektar ses sanatçısının adı yıllardır Kerkük’te, Türkiye’de ve evimizde içimizde yaşattığımız içindir. Azerbaycan’ı daha nice nice içindirler içindir sevgim.
Azerbaycanlılar Bağdat’ta
Azerbaycanlı şair ve sanatçılarla ilk kez 1990 yılında Bağdat’ta tanışmıştık. Rahmetli Sinan Sait ile Abdüllatif Benderoğlu’nun da bulunduğu özel bir toplantıda Nebi Xezri, Kâmil Veli Neriman, Aşık Hacı Hüseyin, Aybeniz Haşimova ve diğerleri ile güzel anlar geçirdik. Aynı soydan aynı kökten olduğumuz insanlarla beraber olmak aynı dili aynı şiveyi konuşmak aynı horyat(bayatı) yı okumak ve söylemek bizim için büyük bir keyfiydi. Ömürden bir geceydi.
Azerbaycan Heyeti ve Zalimhan Yakup Kerkük’te
Özvatanım özqardaşlarımla kısmetmiş meğer 1994 yılında bir daha Irak’ta bir araya geldik. Ama bu defa çok farklı..Ne kadar översem ne kadar sevinirsem azdır. Çünkü büyük bir Azerbaycan heyeti Kerkük’e gelmişti. Aralarında Azerbaycan Devletinin Başbakan yardımcısı Elçin Efendiyev başta olmak üzere: Sabir Rüstem Xanlı, Gazanfer Paşayev, Anar Resulrızayev, Ses sanatçılardan Melek Xanım, Qındap Xanım ve Şairlerin başında da Usta bir şair oda Zalimhan Yakup. Ki bugün bu yazının baş konusu olacaktır. Kerkük’te Fuzuli’nin Leyla Mecnun Operasını sahneye koydular. Orda AZTV’den yayınlanan Turan Programının yapımcısı “Maile Xanım” oyun sonrası mikrofonun ben (Şemsettin Küzeci ve Şair Sami Yusuf Tütüncüye uzatmıştı. Ben konuşmakta çok tereddüt ettim. Çünkü bir kaç ay öncesi bir düğünde okuduğum bir kaç horyat sebebiyle 3 ay Saddam Muhaberatında tutuklanıp hapisten yeni çıkmıştım. Az öz konuştuk ama endişeler içimizi ve dışımızı sarmış. Haklıymışız meğer. Çünkü aynı mikrofona konuşan bir şair dostum İ. Köprülü bizim kadar şanslı değil idi. Onu oyun sonrası Kerkük muhaberatı alıp sorguya çekti… Hoşluğuyla turşuluğuyla Azerbaycanlı dostlarımızla çok güzel bir akşam yaşadık bize ömrümüzün en güzel günlerinden birini yaşattılar…
İlk Kez Azerbaycan’dayım
Azerbaycan’a ilk gelişim Eylül 2000 yılında idi. 10. Türk Dünyası Gençlik Günleri ve Kurultayına Irak Türkmen Heyeti başkanı olarak ve benimle birlikte Türkiye’de eğitim gören 4 Türkmen öğrenci(Ömer, Murat, Soran ve Orhan) Kurultay çerçevesinde yine Azerbaycanlı şair ve yazarlarla bir araya gelip güzel günlerimizi tazeledik. o tarihte ilk kez bir genç şair ile tanıştım. O da Ekber Qoşalı… Ertesi gün Kurultayın açılışında o muhteşem otlar diyarı Azerbaycan’ın Tiyatro Salonunda açılış töreninde ilk defa bir Azerbaycan Şairine Irak Türkmenlerine ve Türk dünyasına hizmetlerinden dolayı bir Plaket takdim ettim. O şair hala şiirleriyle aramızda Kerkük’ümüzde, Qarabağ’ımızda, Doğu Türkistan’ımzıda, Kırım’ımızda ve içimizde yaşıyor ve yaşayacaktır.
Zalimhan Yakup Müzik ve Şiir Ziyafeti
Zalimhan Yakup Ekber Qoşalı kardeşimizle bizi ve Türk dünyasından gelen 10 arkadaşımıza özel bir davet sundu. Yemek yemeden önce Zalimhan telefona sarılıp birisiyle konuştu. Bir az sonra yemek odamıza elinde sazı alma yanağlı bir kadın içeri girdi. Sazıyla, sözüyle bizleri adeta mest etti. Bu duruma Zalimhan da dâhil olarak eline sazı alıp döktürmeye başladı. Anladık ki, Zalimhan’ın ilham kaynağı âşıklıkmış. İşte o gece bizlere Zalimhan Yakup ile birlikte müzik ziyafeti çeken Âşık Telli Borçalı’ymış meğer… Zalimhan kardeşimiz misafirperverliğini yerine getirdikten sonra bizlerle toplu bir fotoğraf çekip bizleri güler yüzüyle uğurladı.
Kerkük Destanı Şiiri
Şair Zalimhan Yakup ile dostluğumuz ortak arkadaşımız Ekber Qoşalı ile devam etti. 15 yıldır Azerbaycan’a her geldiğimde mutlaka kendisini ziyaret eder, beraber yemek yip sohbet ederiz. Her seferinde Kerküklü kardeşlerini sorup onlara yardım etmek isterdi. Bir güne o dedim ki siz uzakta onlarda uzakta ama gönüllerimiz birdir. Sizi en iyisi onlara bir şiir yazın ki, yanlarında olduğunuzu his etsinler. 2012 yılında Azerbaycan’da Milletvekili Ganire Paşayeva kardeşimizle birlikte “Azerbaycan-Kerkük Dayanışma Platformu”nu Azerbaycan’da ilan ederek, çok güzel etkinlikler yapmıştık. Kerkük Gecesi etkinliğimize hasta olmasına rağmen Zalimhan Yakup kardeşimiz sahana çıkıp o muhteşem Kerkük Destanı Şiirinden bir kaç parça okudu.
Profesör Gazanfer Paşayev ile birçok kez Zalimhan Yakup farklı etkinliklerde bir araya gelmişiz. 2014 yılında da Bestekâr Sevinç Tevfikızı ile Bakü’de tanıştığımda Ban bir CD vermiştir. O CD’de Zalimhan Yakup tarafından yazılan “Mekkede” türküsüy idi. Bu türküyü Sevinç Xanım besteleyip Ulvi Azer tarafından da ifa edilmiştir. Ancak bu türkü aslında İbrahim Tatlıses için yazılmıştır. Ama ne yazık ki, bugüne kadar bir türlü Tatlises’e ulaşamadık. İki sefer bu türkünün olayını birinde ben diğerinde Sevinç Hanım rüyamızda görmüştük. Ne tesadüf ki, aynı rüyayı aynı gece ikimiz birden görmüşsüz…