Türkiye’de Fikir Adamlarından Ahmet Ağaoğlu
Ata Terzibaşı
Giriş
Ahmet Ağaoğlu, Türkiye’de medya ve eğitim alanında önde gelen düşünürlerden biri sayılır. Bu alanda simge bir isimdir. Müslümanların mukaddes fikirlerini ve doğu dünyasını Avrupa’nın batı medyasında tanıtmaya başladığı andan beri Ahmet Ağaoğlu’nun yıldızı Batı’da parladı.
İyi düzeyde Fransızca ve Rusça dillerini bilen Ahmet Ağaoğlu, doğuyu, doğuluları ve dini savunmak amacıyla batı medyasında bir dizi değerli ve etkili araştırmalar yayınlayarak Batılılarda derin izler bırakmıştır. Bir bilgin olarak şeriat ve doğu meselelerin de uzman idi. Bir Hukukçu olarak Hukuk Fakültesinde uzun süre Hocalık yaparak, Anayasa Hukuku ile ilgili herkesin beğenisini ve takdirini kazanan bir kitap yazdı.
Ahmet Ağaoğlu’nun çalışmaları yalnız bu alanla sınırlı kalmadı. O başka sahalarda da başarılı idi. İslam’a hizmet ederek, Müslüman toplumları arasında mezhepçiliği, Şii ve Sünnilikten doğan kavgalara son verilmesinin mücadelesini de verdi. Müslümanlar arasında kin, nefret ve düşmanlığın sona ermesi için savaştı. Müslümanları, ayrımcılıktan ve bölücülükten uzak tutmaya çalışarak, birleşmeye davet etti. Bu konulardaki girişimlerinde, Arapça ve Farsça dillerinin bilmesi de ona çok yararlı oldu. O Müslüman toplumların arasındaki tüm olumlu ve olumsuz sosyal konulara hâkim bir yeteneğe sahip idi.
Unutmayalım ki Ağaoğlu, sosyal bir yazar olarak, yazdığı harika hikayeleri, insanları büyülemeye kadir bir üslubu, onu farklı kılardı. O konularını çok titizlikle ve hassasiyetle seçerdi. Onun hikayelerini okumaya başlayan kişiler bitirmeyince gözlerini yazıdan kaldırmazdı.
Hayatı:
Ağaoğlu, 1869 yılında Azerbaycan’ın Karabağ düzlüğüne düşen Şuşa’da doğdu. Babası Mirze Hasan büyük alim idi. Ağaoğlu, İlk okul ve ortaokulunu doğup büyüdüğü şehrin okullarında bitirdi. Lise eğitimini Tiflis’te daha sonra yüksek tahsil almak için Petersburg’a gitti. Mühendislik Enstitünün sınavını geçerek kabul edildi. Ancak gözleri bir tümür hastalığına yakalanınca kendi memleketine dönmek zorunda kaldı.
1888 yılında Paris’e giderek, orada Hukuk Fakültesine başladı. Önce lisans diplomasını aldı. O sırada bir çok aydın insanla tanıştı. Özellikle de Osmanlı’nın “İttihat ve El terakki” Cemiyetinin üyelerine ulaştı. Ardından da Fransız basınında doğu ile ilgili makalelerini yayınlamaya başladı. Daha 20 yaşını geçmeden ilk makalesi yayınlandı.
1894 yılında Azerbaycan’a dönerek öğretmen olarak ataması yapıldı. Orada arkadaşları; İsmail Gasbirniski, Hüseyin Zade ve Ali Merdan ile Milliyetçilik hareketini canlandırmaya ve yaşatmaya başladı. Türkçe İki dergi çıkararak, Azerbaycan’da tehlikeli içtimai meseleleri yayımlanmasını önledi. Aslında Ağaoğlu’nun amacı Azerbaycan’da ve Rusya bölgelerinde yaşayan Müslüman gruplarının arasında bir birlik ve beraberliği sağlamaktı. Rusya hükûmeti Ağaoğlu’na karşı çıktı. Osmanlı İnkılabından sonra 1908 yılında Türkiye döndü. Türk hükûmeti Ağaoğlu’nu Maarif Bakanlığında müfettiş tayin etti. Ancak, “İttihat ve El terakki” partisi üyesi olduğu için bu görevden vazgeçti.
Ahmet Ağaoğlu, İstanbul’da olduğu sürede büyük düşünür “Ziya Gökalp” olmak üzere bazı aydın ve yazarlarla iletişime geçti. Neticesinde milli meseleleri ve içtimai meselelerinin sorunlarını çözmek için “Türk Yurdu” dergisini çakardılar.
1910 yılında İstanbul Sanat evinde öğretmen olarak işe başladı. Orada Türkçe ile Rusça derslerini okuttu. Aynı zamanda “Tercüman Hakikat” gazetesinin yazı işleri sorumluluğunu üstlendi.
Birinci Dünyası Savaşı sırasında, 1915 yılında Türkiye’nin Afyon şehrinden Milletvekili seçildi. Dolayısıyla da “İttihat ve El terakki” Partisinin merkez yönetim kurulu üyeliğine seçilerek girmeyi başardı.
1917 yılında Kafkas cephelerinde savaş mücadelesi veren Türk ordusuna siyasi müşavir olarak görevlendirildi. Savaş sonrası İstanbul’a dönen Ağaoğlu İngilizler tarafından “Malta” adasına sürgüne gönderildi. 3 yıl sürgünde tutuklu kaldığı sırada “Üç Medeniyet” kitabını yazdı. Serbest bırakıldıktan sonra matbuat genel müdürü tayin edildi.
Atatürk’ün bilinen İnkılabı sonrası kuruduğu Cumhuriyet Hak Partisine üye olan Ağaoğlu, Partiye üye olup, ardından da Partinin Rusya sınırına yakın olan “Kars” şehrinden Milletvekili adaylığını koyar ve iki kez Milletvekili seçilir. O dönemde Ankara Üniversitesinde Hukuk Fakültesinde bir “kürsü” sahibi idi. Ayrıca “Hâkimiyet ve Milliyet” gazetesinin başyazarı idi.
Ahmet Ağaoğlu, Atatürk’ün Türkiye’de muhalefete tanıdığı fırsat neticesinde, “Bağımsız Muhalifler Partisi” nin kurucuları arasında yer aldı. Türkiye Büyük Millet Meclisindeki tartışmalar ve anlaşmazlıklar neticesinde ortaya çıkan bölünmeler nedeniyle, Atatürk görür ki, Türkiye’de siyasi aklın pişmediği, demokratik bir sistemin uygulanmasının zordur. Netice olarak Atatürk “Bağımsız Muhalifler Partisi” nin feshine karar verdi. Bu gelişmelerden sonra Ahmet Ağaoğlu da siyasettin uzaklaşarak, Üniversitede hocalığına devam etmek ister. Daha sonra İstanbul’ da Sanat Evi Fakültesinde görevlendirilir. Orada “Türk Teşri[1] Tarihi” dersini vermeye başlar. 1933 yılına kadar bu dersi verdikten sonra, aynı yıl emekliye ayrılır. Aynı yılda Ağaoğlu “Akın” gazetesini çıkararak basın, yayın ve yazarlık hayatının son yıllarını yaşar.
Ahmet Ağaoğlu, 19 Mayıs 1939 tarihinde vefat etti.
Eserleri:
- Caferi Mezhebi, 1892
- İslam ve Şii Alimleri, 1900
- İslam’da Kadın ve Şiiliğe Bakışı, 1901
- Üç Medeniyet, 1920
- Hindistan ve İngiltere, 1927
- Bağımsızlar Vatanı, 1931
- Atika (Grup Tekin’den) Tercüme, 1931
- Ben Neyim, 1939
- Türk Temek Teşkilatı ve Türk Teşri Tarihi dersleri, 1941
- Kalpten olmadan olmaz, İhtilal mı? İnkılap mı? 1942
Ahmet Ağaoğlu’nun vefatından sonra oğlu Abdulsamet Ağaoğlu, (7, 8, 9 ve 10) no’lu eserlerini basmıştır. Ayrıca, Ahmet Ağaoğlu’nun mahtutat [2] olarak bulunduğu, Rus Edebiyatı, Hatıralarım, Anayasaya İnancım, Türk İnkılabı ve başka eserlerini de yayınlamaya uğraşmaktadır.
Arpaçay’dan Türkçe’ ye Tercüme eden
Dr. Şemsettin Küzeci
Ankara, 30 Ocak 2024
***
Not:
Bu yazı Azerbaycanlı dostumuz Prof. Dr. Gazanfer Paşayev tarafından bize gönderildi. Yazı Mısır’ın Başkenti Kahire’de aylık olarak yayınlanan “Risale” Dergisinin 1007 no’lu ve 1952 tarihli sayısında Ata Terzibaşı’nın imzasıyla Arapça yayınlanan “Türkiye’de Fikir Adamlarından Ahmet Ağaoğlu” yazısı yer alıyordu.
Sayın Paşayev’in isteği üzerine ve Ata Terzibaşı’nın Doğumunun 100. Yılı anısına bu makaleyi Türkçeye tercüme ettik. Aynı günde (30.01.2024) tarihinde Kerkük gazetesinin www.kerkukgazetesi.com sayfasında Ata Terzibaşı köşesinde yayınlamasını uygun gördük.
[1] Mevzuat
[2] El yazmalı