Türkiye ve Araplar
Özdemir Hürmüzlü
Türkiye’de terörle arasında mesafe koymayan HDPnin kongresinde Filistin devletini temsilen bir kadının bulunması, rafa kaldırdığım bir düşüncenin tozlarını temizleyip sizinle paylaşmak istiyorum.
Son yıllarda Türkiye’nin dış politikasında özelikle Arap ülkeleri ile ilişkileri çok genişti.
Türkiye, bağımsız bir devlet olduğu için ürettiği politikayı sorgulamak hiç kimsenin görevi değildi, yalnız geçmişte Türklerin, Arap liderleri ile yaşadığı acı deneyimler nedeniyle çok temkinli davranmaya yol açıyor.
Suudi Arabistan kralı; Katar’ı bir gece içinde sattı .Bu olayı göz önüne alarak onlara güvenmek konusunda nasıl bir tavır sergilenmenin yol haritası olmalıdır.
Defalarca altını çizerek ifade etmeye çalıştım:IŞİD terör örgütünün palazlanması,Emperyalist güçlerin kurtuluş savaşında Türklerden alamadıklarının rövanş girişimidir,zira Mustafa Kemal Atatürk Ve silah arkadaşları bu çirkin projenin ertelenmesine yol açmıştır.
Bu topraklarda emperyalist güçlerinin emelleri, Fatih sultan Mehmet’in İstanbul’u Fetih etmesiyle büyük bozgunluğa uğramıştır.Ama batı kolay kolay pes etmez,o yüzden ABD’nin öncülüğünde IŞİD terör örgütü dosyası ile projeyi yeniden hayata geçirmeye çalışıyorlar Ve ne yazık ki Araplar liderleri bu çirkin oyunun içindedirler.
Çok üzücüdür ki Türkiye başlangıçtı IŞİD konunda hızlı politika üretemedi müdahale etmekte geç kaldı,çünkü 15 temmuz 2016 komplo gecesine kadar sanki Türkiye’nin eli konulu bağlıydı.
Arap medyası Suudi krallarının kontrolü altında olduğu için Türkiye hakkında bir kara propaganda yürütülüyor. Türkiye,haklı Afrin herâkatında başarısız oldacağı algısı yaratıyor.Bu algı Irak medyasında da uygulanıyor.
Dolayısıyla Filistin’in HDPnin kongresine temsilci göndermesi Türkiye’nin dış politikasında tehlike çanlarının uzaktan sesleri durulmaya başlamıştır.